* Dün Sitare'ye itiraf etmiştim telefonda…Aynısını yine yapıyorum. İş yerimdeyim ve ruhum kıyım kıyım kıyılıyor. 10 dakika boşluk buldum. Yüzümde en ciddi, en profesyonel ifademle oturmuş bloğuma post yazıyorum. Yüzümde bu kadar ciddi bir ifadeyle nasıl bu kadar zıpıtık yazılar yazabiliyorum bilmiyorum.
* Fatmagül'ün Suçu Ne'yi seyrediyorum. Ayıplamayın…Ne yapayım, Kerim'in Fatmagül'ü sevme şeklini seviyorum.
* Bugünlerde ayarım iyice bozuldu, çılgın gibi yiyorum. 3 kilo aldım, pantolonlarımın çevresinde göbeğim simit yapıyor.
* İşyerimdeki mükemmel kadın tiplemelerine deli oluyorum. Ayakkabıları çantalarına, çantaları kıyafetlerine takım, saçları bakımlı, makyajları tam tekmil…Ben sabahları aynaya bakamadan fırlarken bunlar nasıl dergilerden fırlamış gibi dolanabiliyorlar bilemiyorum. Hayır bunlar üretim alanına inmiyorlar herhalde..Ben bütün gün ayağımda çelik burunlu iş güvenliği pabuçlarıyla geziyorum…Yerden Uzak'ın bloğunda da o ayakkabılarımla bir resmim mevcut zaten…
* Hiçbir kararın çıkamadığı, en az 12 kişinin katıldığı, 3 saat süren toplantılardan nefret ediyorum. Dikkatimi maksimum 40 dakika toplayabiliyorum, sonra ayarım kaçıyor yine…Sabahki toplantıda ciddi ciddi otururken aslında evdeki eski kot pantolonumdan nasıl çanta yaparımı hesap ediyordum. Zaten toplantı da o konuda daha sonra başka bir toplantı daha yapmak üzere sözleşilerek bitirildi.
* Çocuklarım, önemsiz de olsa hastayken işe gelmek kendimi kainatın en kötü annesiymiş gibi hissettiriyor. Mükemmel olmadığımı zaten biliyorum, bunun için alim olmaya gerek yok ama bu durum ekstra bir yük oluşturuyor üzerimde…
* Nutella'yı seviyorum. Çorba kaşığı ile dalmak çok zevkli
* Bazı blog anneleri gerçekten mükemmel..Çocuklarına karşı sonsuz bir sabır gösteriyorlar, inanılmaz sevecenler, evleri her daim pırıl pırıl, muhteşem yemekler yapıyorlar, ellerinden her iş geliyor ve üstelik çok hoş görünüyorlar. Çocuklarının psikolojilerini asla dağıtmadıkları gibi kendi psikolojileri de demirden yapılmış sanırım. Çocuklarının sağlıklı gelişimleri için uçsuz bucaksız yaratıcı fikirleri ve harika uygulamaları var. İnanın çok takdir ediyorum, bayılıyorum.
* Yalan…çekemiyorum, hasedimden karnım daralıyor, sinir oluyorum.
Benim psikolojim son zamanlarda iyice kolay bozulur oldu, zembereğim boşalıveriyor.
Çocuklarım emsallerine göre çok uslu çocuklar olmalarına rağmen zaman zaman beni çileden çıkarabiliyorlar. O zaman kendimi avaz ciyak bağırınırken buluyorum.
Yemeklerim bazen hiç güzel olmuyor. Ama eşim bana bu eleştiriyi getirirse ya da bakıcının yemeklerini daha çok beğenirse onun kafasını o tabağa gömmek isteyebiliyorum.
Temizlikmiş, ütüymüş hiç sevmem Allah'tan çalışan kadınım da vakitsizliğin arkasına saklanabiliyorum.
* Hem işten ayrılıp, evde oturup evimin kadını çocuklarımın anası olasım var hem de biraz korkuyorum…iyice manyaklaştım…
* Seyretmek istediğim bütün filmlerin CD'lerini eşim koşturup gidip alıyor ama ben seyredemiyorum bir türlü…
* Pazardan eşime taze iç bakla aldırmıştım..Çürümesine az kaldı, neden aldırdım bilmiyorum, nasıl pişirilir bilmiyorum. Tarifi olan varsa paylaşabilir mi benimle lütfen?
* Banyodaki el sabunu ufala ufala küçücük kaldı. Nedense elimi uzatıp üst raftan yenisini alıp da bir türlü koyamadım yerine.
* Hala film kahramanlarının yerine kendimi koyarak hayallere dalabiliyorum. Bu ergenlik sendromum hiç geçmeyecek sanırım…
* Yine de iyi bir anne olmak için elimden geleni yapmaya çalışıyorum.
* Postlarımın sonuna " Sevgiler " diye yazıyorum ya…Dün iş yerimde ekibe işle ilgili bir mail yazıyordum. Sonuna " Saygılarımla" yerine " Sevgiler" yazmışım. El alışkanlığı işte...Göndermeden hemen önce farkettim çok şükür...
Sevgiler
40 yorum:
gülümseyerek okudum postunu..:)aynıları bendede var desem
canım, canım...
sımsıkı sarılıyorum sana..normal çalışan kadın sendromu bu..tatil!!!alarmı çalıyor bence bu sese kulak ver..
sevgiler...
gel mayısın 1.de diyete girek:)
Çalışan,anne olan ve normal normlara sahip herkes aynı şeyleri yaşıyor demekki.Ohh rahatladım,yalnız değilim demekki.
Yemek yapamayan,ütü bitiremeyen,sabrı sonsuz olmayan,bir anda kendini deliler gibi bağırıp çağırırken bulan bir ben değilmişim..
Hergün çalışmalı mı bırakmalı mı diye tereddüt eden,çocuğu çantasında Calpolle kreşe gönderende bir ben değilim sanırım..
Birden dökülüverdim..:)
Neyse saygılar &sevgiler...
gel sarılıp öpeyim seni :))) aldığımız kilo bile aynı:) ama benim çocuklar emsallerine göre haylaz ya da ben öyle sanıyorum..
:)))))))))))) iç baklaya koptum yaaa :) valla ben hazetmem kendisinden hiç de pişirmişliğim yok o yüzden tarif veremiciimm ama çocuk olduktan sonra kendim hiç yemediğim halde sırf sağlıklı diye aldığım şeyler var yarısı bozulup atıldı o ayrı ama pişirmedim de değil :) Bizim kız yedi mi orası ayrı bi muammaa
Hayatim sen cok iyi bir annesin... kendine lütfen haksizlik yapma.. arkadasa ( Özü'me)katiliyorum senin acilen tatile ihtiyacin var...
Gel sen benim yanima...seni ben bir güzel dinlendireyim..seninle gezeriz.. wellneslere götürürüm seni...senin sayende bende kendime gelirim tatlim..
Diziye gelince: Fatmagülün sucu ney bende izliyorum, kerimin gözleri konusuyor zaten offf...
Hayatim kilo konusuna gelince sen deyil 3 kilo 6 kiloda alsan masallahin var...hala citirsin citir...Nutellayi istedigin kadar ye...fizik yerinde...Seni oldugun gibi cok ama cok Seviyorum canim arkadasim benim :-)
sana burdan kocaman bir öücük gönderiyorum
Sultan
Fiziksel yorgunluk belirtileri bunlar bence; kısa da olsa bir yaz tatili ya da haftasonu kaçamağı iyi gelecektir.
Ben evden çalışan bir anneyim. Evde kızımın bakımında ve ev işlerind eyardım eden bir bakıcım var. Kimse beni anlamsız toplantılara katılmaya zorlamıyor ve günümün yarısını trafikte geçirmek zorunda kalmıyorum.
Bu hafta sınav haftasıydı, araba da eşimdeydi. Bir hafta boyunca işe tramvay, metrobüs, otobüs ve tabanvay üçlemesi ile gidip gelmek zorunda kaldım. Akşamları kızıma değilse bile eşime patır patır patladım...
Başkalarını bilmem ama ben fiziki yorgunluğu kaldıramıyorum. Beyin bir şekilde boşaltılabiliyor ama vücudu dinlendirebilmenin tek yolu yatıp uyumak,ki o da bir anne için en lüks şey oluyor çoğu zaman :)
Aman işinizden vazgeçmeyin. Ben çalışan bir annenin çocuğuyum (annem halen çalışıyor) ve her zaman onunla gurur duydum. Çocuklarınızın elinden almayın bu imkanlarını...
haha süper itiraf. hepsinin altına "ben de " eklemek istiyorum.
o süslü kadınların emin ol evlerinde yemeği hazırdır, temizlikçileri vardır, dünyanın maaşını alıyorlardır. ya bekardır ya ayrıdır. burda iki tane var başımda.
temizlik varsa nilhan kaçar. sevmiyorum kısır döngüyü.
ve evimin kadını olmak konusu beni de tırstırıyor ...
ha hahhha yine koptum okurken.acayip bir şeysin kızım sen ya.zaten telde de gülmekten konuşamıyoruz:DD
manyamışsın bi de bana balatalar kopmuş diyorsun asıl sen kendi kayışlara bak.
iç taze bakla hiç almadım hiç yemedim bir kayıp değil boşver üzme canını.o süslü hatunları gel bereber bre berber diyerek tenhada kıstıralım bigün.zaten kıstıracak adam arayışındayımD
canım canımm sımsıkı sarıldım sana acıdı mı bi yerlerin.saygılarımlaDDDD
o uzun toplantilarin hepsinden ben de nefret ediyorum hele telefonla katildiysam toplantiya itiraf ediyorum bir sure sonra blog okudugum bile oluyor :)
Tatil sansi olursa ne guzel ne guzel olur senin icin umarim olur
şimddiiiiiiiii....:)
*KAan şu an hasta ve ben işteyim..mutsuzum, huzursuzum, kendimi yetersiz hissediyorum..halbuki babası ile birlikte evde...
*işi bırakıp çocuklarımın! anası olasım benimde var, nutellaya bayılırım, kendimi süper kahraman hayal ederim, iş yerindeki iki dirhem bir çekirdek full makyaj kadınlara gıcık olurum...
* amaaaa ev işi yapmaya bayılırım, boş vakitlerimde temizlik, yemek tatlı börek yapmaya bayılırım.evet sabırlıyımdır genelde ancak bende ermiş değilim zıvanadan çıktığım anlar oluyor.Cinnettin geliyo arada..ayrıca tek yemediğim sebze bakladır tarif veremiyciğiiimmm:)
ne uzun yorum oldu yahu idare et ..sevgilerrr...saygılaarrrr...:)
harikasın,eminim harika da bir annesin...
Bu arada nerde yaşıyorsun Gülçin?İst.hangi semt?
Öperim çoookkk.
itiraf ediyorum çok şekersin;)
Annesinin mimoşu: hepimiz kadınız hepimiz anneyiz..hepimiz aslında biraz aynıyız değil mi?
Öz'üm: kocaman öpüyorum arkadaşım..tatil mi dedin? aaahhhh ah..kim kaybetmiş ki ben bulayım
Bal Böcüsü Serpil: Girelim mi valla? girelim anlaştık...ne yemiyoruz şimdi? Nutella dışında her bir şeyi yemeyi bırakabilirim...
Anne Kraliçe: Yalnız değilsin gülüm..hem de hiç yalnız değilsin..
Anne Kaleminden: Öpüyorum arkadaşım, hemi de kocaman...annesi yaramaz değillerdir onlar,çok şekerler onlar
Selcen'im sorma canım...tam 30 sene kereviz yemedim, annem pişirdiği zamanlarda öğürerek evden kaçtım..şimdi gidip kendi ellerimle alıp yapıyorum...bu ne riyakarlık kardeşim...
Sultan'cığım, öpüyorum tatlım seni..diye diye en sonunda beni getireceksin Almanyaya...postu sereceğim oraya göreceksin bak...
Çok Bilmiş: Benim de annem çalışıyordu, çalışmak gerektiğine inanıyorum ama sabahları 6:30'da evden çıkıp 90 km yol gidip akşamları 19:30'da eve pilim bitmiş bir halde dönmek beni çok yıpratıyor..ben benlikten çıktım vallahi...daha kolay bir iş bulsam keşke...
Küçük Mucizem: Ay şekerrr...sorma...benim de evde bakıcı var, çocuklar okuldayken ev işlerini yapıyor, çocuklar gelince de biz gelene kadar göz kulak oluyor onlara..ama ben yine de süslenemiyorum bir türlü...
Sitoş'um Çılgınım...gel kızım beraber yolalım o hatunları :-)) benim kayışlar öyle bir attı ki yeni kayış da tutturamam ben şimdi...ammannnn..neyse, annelik zaten yarı delilik değil mi? Öperim şeker, araşalım....muhabbet süper oluyor seninle, içim açılıyor vallahi...
Gülçin'ciğim: tatil ama nerede? hepi topu 1 haftacık tatilim var bu sene..nerede bozdurup harcasam acep?
Dilek, hayırdır tatlım? Nesi var Kaan Paşa'nın? ay gelemedim de 2 gündür sizleri ziyarete...daha iyi mi şimdi? dur geliyorum şimdi sana...
Yaruze'm inşallah öyleyimdir :-) senin mailin vardır bende ama ben benimkini de vereyim, mailleşelim...
annegulcin@hotmail.com
öptüm
Permaren: itiraf ediyorum çabuk şımarırım :-) çok öpüyorum....
Çok tatlısın:))
Nurefşan'ın annesi: teşekkür ederim arkadaşım..sen de...
Sizler bunlari yazmasaniz ben calisan annelerin neler yasadigini asla ögrenemeyecektim,tamamen yanilmisim cünkü:) Isiniz cok zor ne diyeyim Allah kolaylik versin!
Bir Terazi kızı seni bir de şöyle "Çalışan Anne" kategorimdeki yazılara alayım canım...bak daha ne ağlamışım...
Seviyorum senii Gülçiiiiiinnnn! (dolu bir sesle haykırıyorum.. ) ve öyle çok şeye yorum yapmam gerek ki bütüne bu şekilde cevap veriyorum.
ama sevgiler kısmından iyi yırtmışsın onu es geçemeyeceğim..
alemsin valla. ben şimdi bunların hangi birine yorum yazayım? şaştım kaldım :)
Fatmagül'ü ben de seyrediyorum. ayıplanaak ne var bunda? hem de gerilmeden, rahat rahat, sıkılmadan izlediğim tek dizi o şu anda :)
o mükemmel blog annelerini merak ediyorum. acaba yazdıkları kadar mükemmel mi herşeyleri?
nutellaya ben de çorba kaşığıyla dalıyorum. eltim grdü bi gün "ayy iğrençsin" dedi, ben de "sensin o" dedim :)
Ben de seni seviyorum Mümine'ciğim...kızım bizim gibi kadınların çoğalması lazım..sen doğur bacım 3.'yü de....
Gülcan'cığım: mükemmel blog anneleri inşallah yazdıkları kadar mükemmel değillerdir yoksa gerçekten komplekse gireceğim tatlım :-)
Fatmagül'e gelince..hani o hanımefendi kadın grubu var ya...hah işte onlar burun kıvırıyorlar da bu diziye...klaslarına uymuyor sanırım...ama ben seviyorum vallahi...hele dün akşamki final sahnesi pek bir hoştu...
İtiraflarına bayıldım Gülçinim...Farklı bir bakış açın var , bende sana özeniyorum.Özellikle yorumladığın yüzlere , tavırlara veya gündemden bulduğun ilgi çeken başlıklara...Hergün acaba neler var diye açıyorum bloğunu.itiraf ediyorum ,yazılarına çok özeniyorum.Öğrencin olabilir miyim ?
öpüyorum canım ,kolay gelsin...
Sevgili neselihaller;insanın hayatında bazen duygusal olarak inişli çıkışlı evreleri oluyor muhakkak ki ama asıl durum bu olumsuzluklara olabildiğinizce güçlü durmanız...Sizden,eşinizden ve kuzularınızdan daha önemli birşey yoktur şu hayatta..O sebepten dolayıdır ki kendinize sakın haksızlık etmeyin...Mükemmel annesiniz,mükemmel bir eş,mükemmel bir iş kadını v.b.
Hayatta hep olumlu şeylerle karşılaşamayabiliyor insan...Siz hep mutlu ve dimdik olmaya devam edin olumsuzluklara inat :)))
Güzel yüreğinizle her zaman kazanabilirsiniz
SEVGİLERRRR :)))
ay ablaaa seneye ben de böyle olucam di mi??? daralmamaya bak başka çare yok, bir dondurma iyi gelir bir de browni yanında da kahve, gördüğün gibi iştahlar süperdir ailemizde. bu arada evet ben de kerim'in fatmagül'ü sevişini beğeniyorum hele o bakışları :)
okurken ınsan sıkılmaz mı:)))yok sıkılmıyor kendındende pay çıkartıyorsun kalemınıze sağlık:)çok yemenızın sebebi başka bişey olmasın:)))
Ay İlknur'cuğumm...hakikaten mi? çok mutlu oldum böyle düşünmene..ay biraz da şımardım mı ne? :-)) Tatlım ben de senin bloğunu çok beğeniyorum, yazılarını çok seviyorum...kocaman öpüyorum...
Hoşgeldin Reyhani, aslında tam olarak öyle yapmaya çalışıyorum, olayları fazla kafaya takmamaya, çabuk atlatmaya özen gösteriyorum ama insanlık hali...bazen çok etkileniyor, bazen fazla üstüste geliyor. O zaman toparlanmam biraz zaman alabiliyor. Yine de her günüme çok şükür diyorum...
kız kardiş, sen artık adsız değil misin? :-) süpperrr...hımm..
dondurma: evde var
Kahve: evde var
Browni: evde yok
alternatif: çikolatalı bisküvi var
o zaman ben bisküvi üstü dondurma yanı kahve yapsam ciddi terapi yapmış olurum di mi?
Defne kurabiye, hoşgeldin...sıkılmadan okumana çok sevindim....bu kadar yememin bir sebebi tabii ki vardır: ağır depreşik piskoloci....yani bebiş mebiş yok gülüm...öptüm
aynı durum bende farklı bir şekilde var, bilgisayarda herhangi bir yere yazı yazarken kendimi sanki yorumlara cevap veriyor ya da yeni bir post hazırlıyor gibi hissediyorum. Bu arada bu yazıyı gerçekten iş yerinde ciddi bir ifade ile yazabildinse bravo canım, ben okurken yüzümde kocaman bir gülümseme oluşmuştu da =)
Çok güldüm yaaa bu kadar güzel anlatan var mı acaba içindeki durumumuzu. Ellerine ağzına sağlık!!
Yorum Gönder